XIII. asrin son yarisi ile XIV. asrin ilk yarisinda yasamis olan Davd el-Kayser, Ibnül-Arab sonrasi tasavvufunun en önemli konusu olan vahdet-i vücd anlayisini felsefi bir dil kullanarak anlatmistir. Bu yönüyle, teorik bilgi ile kesf ilmi birlestiren tefekkür tarzina sahip Islam alimlerinin basinda gelmektedir. Osmanli Devletinde kurulan ilk medresenin basmüderrisi olan Davud el-Kaysernin varliga iliskin tasavvuf yorumu Iran, Arap ve Hint kültürleri üzerinde derin etkiye sahiptir.
Tasavvuf Ilmine Giris ismi ile yayinlanan elinizdeki eser Davd el-Kaysernin iki risalesinin tercümesinden olusmaktadir. Ilk risalede tasavvuf ilminin tanimi, hakkin isim ve sifatlari, varligin mertebeleri, peygamberlik, velilik, cem, tevhid ve hilafet gibi kavramlar vahdet-i vücud anlayisi ile aciklanmaktadir. Diger risale ise ayni zamanda Davd el-Kaysernin seyhi olan Abdürrezzak Kasannin vahdet-i vücd anlayisi cercevesinde telif ettigi Kuran tefsirinin ilk cümlesinin serhidir.
