Sular belkide göründügü kadar mavi degildi.

Insanoglu dünyamizin dörtte ücünü kaplayan sularda aslinda nelerin gömülü oldugunu hayal bile edemezdi. Eski bir korsanin batik hazinesini bulmaya kendini adayan kaptan, en azindan su altinda ne ile karsilasacagini tahmin edebiliyordu, ama onun tahmin bile edemeyecegi büyük bir sir daha vardi. Bu sirri sadece mavi ülkede yasayan deniz canlilari bilmekteydi. Bilge bir kaplumbaga olan Katre, iste bu sirrin pesine düstügünde aslinda her sey bir oyundan ibaretti, ama oyun giderek daha karmasik bir hal almaya baslamisti. Sonunda islerin neden birden bu denli karistgini anlamakta gecikmetiler, cünkü mavi ülkenin sinirlarinda insanlara ait bir gemi vardi. Aslinda insanoglunun deniz canlilarina bilerek veya bilmeyerek ne denli kötülüklerde bulundugunu usta bir karga ile okuyacak ve bu hikayeden ister istemez etikeneceksiniz. Eger denizlere ve orada yasayanlara saygi duymayi ögrenebilirseniz, altin sacli deniz kizi Miya ile karsilasma sansini yakalayabilirsiniz. Cünkü iyi olan yüregi ile görür. Bakalim ne kadar iyisiniz...