Yüce Peygamber, kainatin sebebi, hilkatin evveli, insan
nevinin en mükemmeli, hidayetin sirri, kainat agacinin
cekirdegi, alemin aydinlanan nuru, Kuranin hakikat noktasi,
nübüvvetin hatemidir.
Hakkin bütün isim ve sifatlarinin mazhari olarak
enbiyanin serveri, evliyanin rehberi, rahmetin habercisi,
Allahin aynasidir.
Kainatin yaratilis sebebi olan Hz. Peygamber; azimet,
secaat, kahramanlik, sabir, sükür, tevekkül, fedakarlik
ve kanaat gibi insanlarin özlemini cektigi bütün ahlak
niteliklere eksiksiz ve katiksiz olarak sahip olmasiyla; o, halk
bahcesinin cekirdegi ve o bahcenin acilmis son gülüdür.
Onun bahcesine girip de kokusundan sarhos olmayan gönül,
gönül degildir.
Onun insanlikla ilgili vücudu, bizim gibi bir anadan ve
bir babadan dogmustur. Ancak bu dogus, onun alemlere
rahmet olmasina sadece bir sebeptir. Dünya sahnesinde et
ve kemikten ibaretmis gibi gözüken bu üstün varlik, tüm
insanligin özüdür ve insanin yaratilisindaki serefli maksada
da öncülük etmektedir. Nitekim insan, zuhuru sebebiyle
mümtaz olmakla ve risaletin yüce Nuruna dayanmakla,
esrefi mahlkat yaratilmislarin en sereflisi sifatina
erismistir.