Ahmet Rasim... Önemli bir eser kaleme alip da matbuat dünyasinda hak ettigi ilgiyi görememis talihsizlerden sadece biri... Öyle bir sahsiyet düsünün ki, döneminin bütün süreli yayinlarinda, her türde kalem oynatmasina ragmen, yazdiklarinin büyük cogunlugu henüz günümüz Türkcesine aktarilmis bile degil. Her ne kadar, kültür-sanat dünyasinda simdiye kadar taninip ilgi odagi olamasa da Rasimin, sadece söz konusu üretkenlik özelligi dahi onun günümüz okuruyla bulusturulmayi coktandir hak ettiginin delilidir.
Erken dönem eserlerinden olan Kitabe-i Gam, Rasimin Istanbulda Adada asik oldugu kadina yazdigi mektuplarindan olusmakta. Arkadasi Ahmet Refik Altinay tarafindan zamaninin yüksek, mümtaz, güzel, edip kadini olarak nitelenen bu sahsiyete Rasim, Adalar ve Istanbul pitoreski altinda fevkalade icli satirlar kaleme alir. Karsilikli oldugu anlasilan duygularin, tabiat ve zaman unsurlarinin birbiriyle uyumundan dogan her türlü büyüleyici güzelligiyle disa vurumu, ortaya klasik edebiyatin asklarini hatirlatan gazel tadinda satirlar cikarmakta Artik pek rastlanmayan, istirabi cekilen bir askin getirdigi bütün duygularin hakiki diliyle.
